İçeriğe geç

KUZEY IRAK SEÇİMLERİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ…

    Mustafa TOMBULOĞLU
    (Yörtürk Kültür ve Sanat Dergisi-Temmuz/Ağustos 2009)

    Kuzey Irak’ta, 25 Temmuz 2009 günü, Yerel Yönetim Bölge Meclisi seçimleri yapıldı. Seçimin sonuçlarına göre, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ittifakından oluşan Kürdistan Listesi, Kürt Parlamentosu’ndaki sandalyelerin büyük çoğunluğunu aldı. Seçimin en dikkat çekici olan yanı ise, bu iki partiye karşı ilk kez ciddi bir muhalefetin ortaya çıkmasıydı. KDP-KYB İttifakı, 2005’teki seçime göre 23 sandalye kaybetti ve 111 sandalyeli Parlamento’da 55 sandalyeye sahip oldu. Kürt basını; başkanlığını Nevşirvan Mustafa’nın yaptığı Goran (Değişim) Listesi’nin başarısına “muhalefetin tarihi kazanımı” şeklinde yer verdi.

    Üç yıl önce, KYB’nin Başkan Yardımcısıyken Talabani’ye kazan kaldıran N.Mustafa’nın başkanı olduğu Goran Listesi, bölge genelinde oyların % 23.75’ini kazandı. Goran Listesi’nin, KDP-KYB’nin engellemelerine rağmen, 28 milletvekilinden 19’unu Talabani’nin kalesi Süleymaniye’den çıkarması bölge siyasetine üçüncü bir oyuncunun katıldığını gösteriyor. Bilindiği gibi, N.Mustafa, 40 yıllık yol arkadaşı Talabani’yi yolsuzlukları nedeniyle terk etmişti. Propaganda çalışmalarında ağırlıklı olarak, KDP ve KYB’li yöneticilerin yolsuzluklarını işleyen adıgeçen, yolsuzluğun boyutunu ise Saddam Hüseyin dönemi ile mevcut hükümet arasında kıyaslama yaparak anlattı.

    Kürdistan Listesi’nin beklenmedik oy kaybı; “bölgedeki KDP-KYB egemenliği, yolsuzluklar, ifade özgürlüğünün kısıtlanması ve peşmerge baskısı” gibi nedenlere bağlanıyor. Nitekim Goran mensuplarının, KYB’li yetkilileri; reformlar ve yolsuzlukla mücadele konusunda yeterli çabayı sarf etmediği gerekçesiyle suçladığı biliniyor. KYB Süleymaniye Örgütlenme Merkezi yetkililerinden Aso Abdulrahman, “yıllarca KYB de reform yapılmasını savunduklarını ancak üst düzey sorumluların reforma engel olduklarını” söyleyerek, bu konuya dikkat çekiyor. Talabani’nin, KYB içerisindeki Goran Listesi taraftarlarının temizlenmesi talimatı sonucunda Süleymaniye Örgütlenme Merkezi’ne bağlı 50’ye yakın üye partiden ayrılmıştı.

    Bu arada Goran Listesi, KYB-KDP’yi seçimlerde rüşvet kampanyaları sürdürmekle suçladı. Bu nedenle, seçimlerden önce “Kürdistan Listesi” ile KYB Lideri C.Talabani aleyhinde çok sayıda dava açtı. Hawlati Gazetesi, Goran Listesi’nin, Yüksek Seçim Kurulu’na yaptığı şikayetlerde; “Talabani’nin Cumhurbaşkanlığı makamını çıkar temin etmek için kullandığını ve seçim yasaklarına rağmen Kürdistan Listesi lehine propaganda yapıldığını” yazdı. Çünkü, C.Talabani’nin eski peşmergeler ile yaptığı bir toplantıda partisi için seçim desteği istediği ve seçim rüşveti olarak da katılımcılara birer altın dağıttığı ifade ediliyor. Kürdistan Zahmetkeşan Partisi Genel Sekreteri Kadir Aziz de, KDP-KYB’nin, “oy verme sözü” karşılığında büyük meblağlara varan hediyeler dağıtarak, bütçeden harcama yaptıklarını söyledi. Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi, seçim öncesi “rüşvet dağıtmanın demokratik ve etik açıdan kabul edilemez bir davranış olduğu” hususuna dikkat çekmişti.

    Bölge siyasetini tekelinde bulunduran KDP-KYB’nin, K.Irak’taki gazete ve televizyonlara yönelik baskıları da huzursuzluk yarattı. Medya, seçim sürecinde “yolsuzluklar” konusunda haber yapılmaması konusunda uyarıldı. Hatta, Süleymaniye’de 25 bin adet basılan “Levin (Eylem)” isimli dergi, Bölge Başkanlığı’nın politikalarını eleştirdiği için toplatıldı. Bazı internet siteleri de yasaklandı. Mesut Barzani’nin basına ilişkin engellemeleri; “Kürdistan’ın demokratik parlak yüzünün bütün dünyaya gösterilmesi için rolünü en iyi şekilde oynaması ve gazetecilerin yapacakları haberlerde dikkatli olunması gerektiği” şeklindeki taleplerle gündeme getirildi. Ancak, K.Irak’ta basına yönelik artan ihlaller, uluslar arası kurumların gözünden kaçmadı ve sık sık eleştirildi. İnsan Hakları Savunucuları Gözlem Örgütü, 2009 yılı hak ihlalleri raporunda; “Irakta gazetecilerin ölümle tehdit edildiği, siyasi partiler içindeki yolsuzluğu/rant paylaşımını eleştiren bazı basın mensuplarının da öldürüldüğü” hususlarına dikkat çekti. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü de, 22 Nisan 2009 tarihinde, K.Irak’ta basın özgürlüğünün tehdit altında olduğunu kaydetti..

    KDP’nin seçimlerde hile yaptığını iddia eden Goran Listesi taraftarları, oy oranının daha fazla olduğu hususu üzerine ısrarla duruyor. Bu nedenle N.Mustafa, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon, İngiltere, Fransa ve ABD Büyükelçilerine seslenerek, Erbil ve Dohuk’ta sonuçları etkileyecek şekilde sahte oy pusulaları kullanıldığını söyledi. Bu girişimler, seçimlerin sonucunu değiştirmeyecek. Ancak siyasiler, örgütlü ve sistemli bir şekilde faaliyet göstermesi halinde Goran Listesi’nin toplumda geniş bir taraftar kitlesi bulabileceği görüşünde. Anlaşılan, önümüzdeki dönem K.Irak’ta Kürt siyasetini kaotik ve gergin bir dönem bekliyor.

     

    Bir yanıt yazın